Kripto Varlıklar borsası büyük bankaların desteğini aldı, bu sektörün ana akım finansla birleştiğini gösteriyor.

JPMorgan Chase, son zamanlarda kripto varlıklar alanına girmek için önemli bir adım attı. Raporlara göre, banka kripto para borsaları Coinbase ve Gemini'ye bankacılık hizmeti verecek; bu iki borsa, Nisan ayında banka hesapları açma izni aldı. Bu iş birliğinin başlangıcında, JPMorgan bu borsaların Amerika'daki müşterilerine nakit yönetim hizmetleri sunacak; bunlar arasında havale ve para yatırma/çekme işlemleri bulunacak, ancak doğrudan kripto varlıkların temizlenmesiyle ilgilenmeyecek.

Bu hareket, Kripto Varlıklar endüstrisinin ana akım finansal tanınma elde etmesinin önemli bir kilometre taşı olarak görülüyor. Sektör uzmanları, doğrudan gelir kaygılarının yanı sıra, bunun JPMorgan için Coinbase ve Gemini'nin gelecekteki IPO'larını üstlenme fırsatlarını ve kendi dijital parasını bu platformlarda listeleme olasılığını getirebileceğini düşünüyor.

Regülatörler, kripto varlıklar pazarının giderek olgunlaşmasıyla birlikte, daha fazla blockchain şirketinin iyi bir risk yönetimi ve uyum seviyesine sahip olduğunu belirtmektedir. Bu tür şirketlerin banka hizmetlerinden engellenmemesi gerekmektedir. Ancak, kripto varlık sektörü ile geleneksel finans kurumları arasında uzun vadeli ve istikrarlı bir işbirliği ilişkisi kurmak için hâlâ zamana ihtiyaç vardır.

Bu işbirliği, iki tarafın "duygusal bir bağ" kurmasının bir sonucu olarak değerlendirilebilir. JPMorgan, uyumlu şartlar altında yeni alanlarda yer almak isterken, Coinbase ve Gemini ise daha profesyonel finansal hizmet platformları haline gelmek ve daha geniş kurumsal pazara girmek için geleneksel finans kurumlarının desteğine ihtiyaç duymaktadır.

Coinbase ve Gemini'nin yüksek uyumluluğu ve ana olarak fiat para birimleriyle işlem yapma özellikleri, bankaların düzenleyici gereksinimleriyle mükemmel bir uyum içindedir. Bu iki borsa finansal şeffaflık açısından mükemmel bir performans sergilemekte ve her ikisi de tanınmış muhasebe firmalarının denetiminden geçmiştir. Fon akış durumu açısından, fiat para birimleri her iki platformda da baskın konumdadır ve bankalara dikkate değer bir kazanç alanı sunmaktadır.

Dikkate değer bir nokta, Coinbase ve Gemini'nin iş kapsamının geniş olmasıdır; borsa dışında, saklama, stablecoin ve cüzdan gibi hizmetleri de içermektedir ve bu hizmetlerin büyük miktarda fiat para hizmeti talebi vardır. Örneğin, iki şirketin çıkardığı stablecoin'ler USDC ve GUSD, fiat para teminat modeli kullanmakta olup, şu anda toplam piyasa değeri yaklaşık 800 milyon dolar olup, ilgili fon saklama ve fiat para yatırma/çekme ücretleri de kayda değer bir gelir kaynağıdır.

JPMorgan CEO'sinin daha önce Bitcoin hakkında olumsuz görüşleri olmasına rağmen, banka blockchain alanındaki keşiflerinde her zaman ön planda olmuştur. Son yıllarda JPMorgan, açık kaynaklı blockchain protokolü Quorum'u, bankalar arası bilgi ağı IIN'i tanıtmış ve dijital para birimi çıkaran ilk büyük banka olmuştur.

Ancak, bu önemli iş birliği hayata geçmeden önce, Kripto Varlıklar sektörü ile bankalar arasındaki ilişki yüksek bir belirsizlik içinde kalıyordu. Coinbase gibi temkinli borsalar bile, uyum sorunları nedeniyle birçok bankayla işbirliğini kesmişti. Tether ve Bitfinex'in hikayesi ise daha da dikkat çekici; bunların bir dizi ana akım bankayla olan işbirlikleri başarısız oldu ve mevcut banka işbirliği durumu belirsizliğini koruyor.

Bu durum, kripto varlıklar sektörü ile geleneksel bankacılık arasındaki çelişkiyi yansıtıyor: Bankalar, kripto varlıklar pazarının kârına göz koyuyor, ancak uyum risklerinden endişe ediyorlar. Çin'de, düzenleyici politikalar nedeniyle, yerel kripto varlıklar sektörü ile bankalar "izolasyon" altındadır.

Coinbase ve Gemini, ana akım bankaların desteğini başarıyla elde ederken, Tether ve Bitfinex hala istikrarlı bir işbirliği arayışında, bu belki de Kripto Varlıklar sektöründe bir dönüm noktasını işaret ediyor: ana akıma yönelen kurumlar nihayetinde geleneksel finansal sisteme entegre olacak, ancak diğer kurumlar düzenleyici gri alanda faaliyet göstermeye devam edebilir, ancak uzun vadeli gelişim beklentileri hala belirsiz.